Anadolu halkının Mustafa Kemal Atatürk ve yakın silah arkadaşlarının önderliğinde, sömürgeci devletlerin işgaline karşı başlattığı ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşuyla sonuçlanan bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin 102’nci yıl dönümünü gururla kutluyoruz.
Kazanılan zaferlerin ardından kurulan Cumhuriyet ve azimli çalışmalarla hayata geçirilen devrimleri bugün de yurt içindeki karanlık odakların ve emperyalist devletlerin hedefinde yer almakta; çağdaş, özgürlükçü, sosyal ve hukuk temeline dayalı bir devlet anlayışının terk edilerek yerine tehditkâr, yasakçı, dayatmacı ve tek merkezden idare edilen tek düze bir devlet anlayışının benimsenmesi için farklı girişimlerde bulunulmaktadır.
Özgürlükçü hukuk düzleminden uzaklaşıldığında biliyoruz ki en başta adaletsizlik artacak, bunun ağır bedellerini gençlerimiz ve devamında halkın geneli ödeyecektir. Ülkemizin gelecek nesilleri işsizlik başta olmak üzere yoksullukla ve eşitsizliklerle karşı karşıya kalacaktır.
Bugün yetersiz alt ve üst yapı, eğitim sisteminin çarpıklığı, eğitim olanaklarının kısıtlı olması, sınırlı istihdam alanları ve yaratılamayan fırsat eşitliği nedeniyle genç nüfus yeterli düzeyde eğitim alamamakta; yaratılan bu tablo da genç nüfusu istihdam dışına itmekte ve aynı zamanda umutsuzluğa sevk etmektedir.
Öyle ki yaratılan bu umutsuzluk neticesinde ülkemizdeki 20-34 yaş arası genç nüfusun yüzde 33,2’si Avrupa İstatistik Ofisi’nin 2019 verilerine göre ne istihdamda ne de eğitimde yer alıyor. Ülkemiz bu oranla Avrupa ülkeleri arasında ikinci sırada bulunuyor. 28 AB ülkesinin ortalaması ise yüzde 16,5. Genç kadınlarda bu oranın yüzde 51,5’e ulaştığı görülüyor. Bu oranla Türkiye listenin başını çekiyor. Listedeki ülkelerin ortalaması yüzde 20,8.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) “Bir Bakışta Eğitim 2020” raporu da ülkemizin vahim tablosunu gözler önüne seriyor. Raporda yer alan verilere göre Türkiye’de 15-29 yaş arasında ne okula ne işe giden gençlerin oranı yüzde 28,8. Aynı kategorideki 20-24 yaş arasındaki gençlerin oranı ise yüzde 33,3. Bu oranlar OECD ülkelerinin ortalamalarının yaklaşık iki katına denk geliyor.
Ülkemizde istatistik verilerini toplayan ve belirli aralıklarla yayınlayan Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2020 yılı verilerine (TÜİK) göre ise ülke nüfusumuzun yüzde 15,4’ü, yani 12 milyon 893 bin 750 kişisi 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusu oluşturmaktadır. Ülkemiz genç nüfusa oranla AB ülkeleri arasında en fazla genç nüfusa sahip ülke konumunda bulunsa da bu avantajdan yararlanamamakta; genç nüfusunun yüzde 28,3’ü, yani yaklaşık 3 milyon 649 bini ne istihdamda ne de eğitimde yer almaktadır.
2020 yılının Mart ayı itibariyle ülkemizde de görülmeye başlayan Covid-19 salgınıyla birlikte bu oranların daha da artmış olacağı tartışmasız bir gerçektir.
Bizler tüm bu gerçeklerin bilincinde olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve silah aradaşlarının hedeflediği gibi demokratik ve çağdaş bir hukuk devletinin gelecek nesillere taşınması yönündeki kararlılığımızı sürdürecek; genç nüfusumuzun hem eğitimde hem de istihdamda, geniş katılımla yer aldığında gerçek bayramları kutlayacağına inanıyoruz.
Bu inancımızla birlikte gençlerimizin ve ulusumuzun 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyoruz.
KRİSTAL-İŞ SENDİKASI GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU