İnsanoğlunun var olabilmesi için kadın ve erkek bir bütün olarak var olmak zorundadır. Bu çerçevede bir ayrımdan bahsetmek de mümkün olmayacaktır. Kadınlar yaşamın devamlılığını sağladığı gibi yaşamın diğer alanlarında da erkeklerden geride kalmamıştır. Kadınlar, bir aile içerisinde veya bireysel, hayatın inişli çıkışlı tüm zorlu yollarını aşma mücadelesinde, bir yılgınlık sergilemeden bulunmuşlardır. Tarihte haksız olarak, erkek hegemonyasının bir esiri gibi algılansa da zamanla hem siyasi alanda hem de çalışma yaşamında eşit bir birey olarak var olmayı yüksek oranda başarabilmiştir.
Özgürlük, eşitlik, adalet ve bağımsızlık mücadelesinden geri kalmayan kadınlar, günümüzde erkeklerin çalıştığı iş ve meslek kollarında da başarılı olduklarını kanıtlamışlardır. Bugün vali, doktor, avukat, yargıç, şoför, hemşire, öğretmen, mühendis, tarımcı, pilot vb. pek çok iş kolunda çalışan; muhtarlık, belediye başkanlığı, belediye meclisi üyeliği, millet vekilliği gibi görevlerde bulunan kadınlar vardır. Ayrıca resim, müzik, tiyatro, sinema, bale gibi güzel sanatlarla uğraşan, birçok spor dalında üstün başarılar kazanan kadınlarımız bulunmaktadır.
Ancak bir toplum olarak bizler, bütün bu gerçekliklere rağmen, günümüzde hala kadına şiddet içeren yaklaşımların var olduğunu görüyoruz. Medyadan kadın cinayetlerine tanıklık ediyoruz. Eğitim sürecinden alıkonulduğuna, çocuk yaşta evlendirildiğine, çalışma yaşamından uzaklaştırılmak istendiğine üzülerek tanıklık ediyoruz. Bu yanlış yaklaşımların siyaset dilinde de etkin olması daha vahim bir tabloyu maalesef önümüze seriyor.
“Kadın ile erkek eşit olamaz; fıtrata aykırı”, “Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek”, “Evdeki işler yetmiyor mu?”, “Kahkaha atan kadın iffetsizdir”, “Kadınlar için tek kariyer annelik” ve daha birçok cümle siyasetçilerimiz tarafından sarf edilmiştir. Temennimiz bu yanlış yaklaşımların bir an önce terk edilmesidir.
Bizler bu düşünce ve duygularımızla tüm dünya kadınlarının, kadın hakları gününü kutluyoruz.
KRİSTAL-İŞ SENDİKASI GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU