Eğitim sistemimizin temel yapıtaşı olan öğretmenlerimizin yıllardır süre gelen Ücretli Öğretmenlik, Sözleşmeli Öğretmenlik ve Kadrolu Öğretmenlik gibi ayrımcılığa maruz bırakıldıkları uygulamaların yanına bir de Başöğretmen ve Uzman Öğretmen gibi kavramların altında ayrıştırıldıkları ve sınıflandırıldıkları kabul edilemez uygulamalar eklenmeye devam ediliyor.
Öğretmenlerimizin iş ve sosyal güvencelerinin sağlanamadığı, her anlamda refaha erdirilmedikleri, liyakate dayalı atamaların gerçekleştirilmediği bir ortamda toplumumuzun bir arpa boyu yol katetmesini beklemek hayal kurmaktan başka bir şey değildir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e verilen, eğitimde rehberlik ve liderlik rolünün simgesi olan Başöğretmen unvanı, bu uygulamalarla beraber değerini yitirmektedir. Bu tarz uygulamalar halihazırda çok da iyi işlediğini söyleyemeyeceğimiz eğitim sistemimizin yoluna taş koymaktan başka bir işe yaramamaktadır.
Eğitim sistemimizin sürekli olarak gözden geçirilmesi ve iyileştirilmesi gerekmektedir. Başöğretmenlik ve uzman öğretmenlik gibi kavramlar, daha demokratik, katılımcı ve öğretmenlerin gerçek ihtiyaçlarını yansıtan bir yapıya evrilmelidir. Bu şekilde, eğitim sistemimizin ve evlatlarımızın gerçek potansiyelini ortaya çıkarabilir ve onlara daha etkili bir öğrenme fırsatı sunabiliriz.
Her ne kadar eğitim sistemimizi ve öğretmenlerimizin maruz kaldığı çağdışı uygulamaları eleştirmek zorunda olsak da 24 Kasım Öğretmenler Günü, öğretmenlerimizin değerini hatırlayabilmemiz, onlara duyduğumuz saygıyı ve minneti ifade edebilmemiz için bir fırsattır.
Başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu kutsal mesleği hakkıyla icra eden tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlar ve sonsuz teşekkürü bir borç biliriz.
KRİSTAL-İŞ SENDİKASI GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU
